Gündem

Amasra soruşturması nasıl ilerleyecek? | Bilirkişi raporları, iddianame, kara kutu…

Bartın’ın Amasra ilçesindeki maden ocağında meydana gelen patlama tüm Türkiye’yi yasa boğdu. Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessese Müdürlüğü’ne ait maden ocağında meydana gelen grizu patlamasında 41 kişinin yaşamını yitirmesi ve 11 kişinin yaralanması ile ilgili soruşturma genişletiliyor.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, kazada hayatını kaybeden işçilerin sayısının artması üzerine olayı soruşturan savcı sayısının 3’ten 5’e çıkarıldığını açıklamıştı. En son Hakimler ve Savcılar Kurulu da savcı sayısının 6’ya yükseltildiğini duyurdu. Ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da patlamayı soruşturan 4 kişilik ekibe, 2 iş güvenliği uzmanı dahil etti.

Maalesef Türkiye kamuoyu başta Soma maden kazası olmak üzere yakın geçmişte pek çok maden kazası soruşturmasına yakından tanıklık etti. Haberglobal.com.tr olarak maden kazalarına dair soruşturmaların nasıl yürütüldüğünü masaya yatırdık. Bir maden kazasından sonraki hukuki süreç nasıl ilerliyor? Kaza yerinin suç mahalline dönüşmesi ne anlama geliyor?

Türkiye Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel, sürecin, ceza davası açılabilmesi için hazırlık soruşturması yürütülmesiyle başladığını belirtiyor. Hazırlık soruşturmasında savcılığın bilirkişi atadığını aktaran Yüksel, bilirkişinin kazanın meydana geliş şeklini, nedenlerini ve sonuçlarını raporlarına yazdığını söylüyor.

Savcılığın atadığı bilirkişinin önce kazanın nasıl meydana geldiğini, sonra nedenlerini tespit ettiğini aktaran Yüksel, “Bilirkişi sonra da mevzuata göre, bu nedenlerin kimin sorumluluğunda olduğunu, kimin ihmalkar davrandığını ve neyi yanlış yaptığını belirtir” demekte. Yüksel, bilirkişinin belirlediği kişiler hakkında da ‘asli kusurlu’ ve ‘tali kusurlu’ diye kanaat ilettiğini vurguluyor. Yüksel, savcının da bu kişiler hakkında iddianame üzerinden dava açtığını dile getiriyor.

Ceza hukukçusu Avukat Mehmet Zengin ise, savcılığın maden kazasından sonra araştırdığı hususun madenin güvenlik organizasyonu ve bu organizasyondaki kusurluluk halleri olduğunu belirtiyor. Zengin sözlerine şöyle devam ediyor:

“Yani bu silsilede kimlerin sorumlu olduğu araştırılır. Mesela, madenin müdürü, güvenlik birimi sorumlusu, gaz ölçümünü yapan kişiler, güvenlikle alakalı bir organizasyonel şemada çeşitli sorumluluklara sahipler. Bu kişilerin sorumlulukları oranında onlara cezalandırma sürecindeki sorumlulukları dağıtılacak ve bu sorumluluklardan yargılanacaklar. Bunu da biz Türk Ceza Hukuku’nda ‘taksirli sorumluluk halleri’ olarak yorumluyoruz.

Ayhan Yüksel, bilirkişinin raporunda kimlerin sanık olacağını belirlediğine işaret ederek, “Hazırlık soruşturması bittikten sonra bilirkişinin raporuna göre savcılık bir iddianame hazırlar ve dava açar. Akabinde mahkeme kurulur ve sanıklar savcının iddianamesinde belli olduğu için mahkeme süreci başlar” demekte.

Ayhan Yüksel, iddianamenin hazırlanması süresinin dosyanın kalınlığına bağlı olduğuna dikkat çekiyor. Yüksel, “İşin kapsamına, raporun genişliğine ve eldeki delillere göre değişir ama bir iki ay içinde açılması lazım” değerlendirmesini yapıyor.

“24 saat”

Bənzər məqalələr

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Başa dön tuşu