Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan BM Genel Kurulu’nda konuşuyor

Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkelerin liderleri ve üst düzey temsilcilerini bir haftalığına New York’ta bir araya getiren BM 79. Genel Kurulu oturumu başladı.

Oturumda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar: 

Filistin’i tanımayan diğer devletleri de tarihin doğru tarafında yer alarak bir an evvel tanımaya davet ediyorum. Buradaki dostlarımın çoğunun ekranlarda seyrettiği krizleri biz an be an yaşıyoruz. Birileri rahatsız olsa da birileri şahsımızı yine hedef alacak olsa da bugün burada insanlık adına bazı gerçekleri açık açık konuşmak arzusundayım. BM milyonlarca insanın hayatını kaybettiği 2. Dünya Savaşı konusunda uluslararası barış ve güvenliği korumak amacıyla kuruldu. Ancak üzülerek görüyoruz ki son yıllarda BM kuruluş misyonunu ifa etmekte yetersiz kalıyor. Giderek işlevsiz atıl ve hantal bir yapıya dönüşüyor. Uluslararası barış ve güvenliğin imtiyazı 5 ülkenin keyfine bırakılmayacak kadar önemli olduğuna şahitlik ediyoruz.  Bunun örneği Gazze’de süren katliamdır. 41 bini aşkın Filistinli hayatını kaybetti. 41 bin insan acımasız bir şekilde hayattan koparıldı. 10 binden fazla Gazzelinin nerede olduğunu kimse bilmiyor. 172 gazeteci öldürüldü. 500’ü aşkın sağlık görevlisi öldürüldü. İnsanı yardım görevlileri, 210’dan fazla BM personeli öldürüldü. 820 camii ve 3 kiliseyi vurdular. 130’dan fazla ambulansı vurdular. Bir de utanmadan tüm dünyaya işte buradan bu kürsüden meydan okudular.

Dostlarım, İsrail’in hapishanelerin sızan görüntüler nasıl bir zulümle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Gazze dünyanın en büyük çocuk ve kadın mezarlığı haline gelmiştir. 17 binden fazla çocuk İsrail’in kurşunlarının hedefi oldu. Gazze’de sadece çocuklar değil aynı zamanda BM sistemi ölüyor. Hakikat ölüyor, batının savunduğunu iddia ettiği değerler ölüyor. Açık açık soruyorum; ey insan hakları örgütleri, Gazze’dekiler insan değil mi? Filistin’deki çocukların okuma, yaşama, sokakta oynama hakkı yok mu? Gazeteciler sizin meslektaşınız değil mi? Gazze soykırımının önüne geçmek, bu barbarlığa dur demek için daha neyi bekliyorsunuz? Katliam şebekesini durdurmak için daha neyi bekliyorsunuz? Ey İsrail’e kayıtsız şartsız destek verenler, bu katliamı seyretmenin utancını daha ne kadar taşıyacaksınız? Gazze’de, Lübnan’da çocuklar ölürken uluslararası toplum çok kötü bir sınav vermiştir. İsrail yönetimi temel insan haklarını hiçe sayarak bir halka karşı etnik temizlik, apaçık bir soykırım uygulamakta, topraklarını adım adım işgal etmektedir. Filistinliler ise son derece haklı bir biçimde bu işgale karşı meşru direniş haklarını kullanmaktadır. Canlarını pahasına vatanlarını savunan Filistinli kardeşlerimi yürekten selamlıyorum. İsrail üzerinde etki sahibi ülkeler ‘tavşana kaç tazıya tut’ politikasıyla katliama açıkça ortak oluyor. Bu tutarsızlık ve samimiyetsizliktir. Mayıs ayından beri gidip gelen bir kağıt var. Hamas ateşkes teklifini kabul ettiğini defalarca ilan etti ama İsrail işi sürekli yokuşa sürerek muhatabını kalleşçe öldürerek barışı istemeyen taraf olduğunu çok net biçimde gösterdi. 2735 sayılı BM kararının uygulanmadığı bir ortamda İsrail’e yönelik zorlayvıı tedbirler gündeme alınmalıdır. 

Bundan 70 sene önce nasıl Hitler insanlığın ittifakıyla durdurulmuşsa, Netanyahu ve cinayet şebekesi de insanlığın ittifakıyla durdurulmalıdır. Acil ve kalıcı ateşkes sağlanmalı, insani yardımlar kesintisiz olarak Gazze’ye ulaştırılmalıdır. Şartların iyice kötüleşeceği kış mevsiminden önce Gazze halkına yardım eli uzatmamız şarttır. Lübnan halkının da yanındayız. 41 bin insanı katledenler işledikleri suçların hesabını vermeden vicdanlar rahata kavuşamaz. 

Ayşenur kızımızın da kanının yerde kalmaması için her türlü hukuki mücadeleyi veriyoruz, vereceğiz. 

Ayrıntılar geliyor…

“24 saat”

Bənzər məqalələr

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Başa dön tuşu