Beyoğlu’nda bulunan İstiklal Caddesi’nde 13 Kasım 2022 Pazar günü bombalı bir terör saldırısı gerçekleşmiş, vakada 6 şahıs yaşamını yitirirken 81 şahıs de yaralanmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 36 sanık için hazırlanan 154 sayfalık iddianamede ise Suriye, İran ve Irak toprakları üstünde “Kürdistan” olarak adlandırdıkları bölgede, Marksist -Leninist ilkeler istikametinde, sözde bağımsız- birleşik- demokratik bir Kürdistan Devleti oluşturmak olan ve bu istikamette daha ilkin de oldukça kez ortaya koyulduğu suretiyle sivil insanların canına kast ederek sansasyon meydana getimeyi hedefleyen, PKK/KCK Silahlı Terör Örgütünün Suriye uzantısı YPG/PYD unsurlarının organize ettiği hain bombalı hücum eylemi sonucu, vaka yerinde bulunanlardan çocuk yaşlarındaki Ecrin Meydan ile babası Yusuf Meydan, Adem Topkara ile eşi Mukaddes Elif Topkara ve Arzu Özsoy ile kızı Yağmur Uçar olmak suretiyle 6 sivil vatandaşın vefat etmiş olduğu, oldukça sayıda kişinin yaralandığı ve birçok iş yerinin maddi hasara uğramış olduğu kaydedildi.
Vakaya ilişkin derhal soruşturma başlatılmış olduğu da belirtildiği iddianamede, incelenen kamera görüntülerinde, siyah bot, kamuflaj desenli pantolon, haki renk polar ve siyah deri ceket giyen, siyah renkli özenli bağlanmış başörtüsü ve maske takan hanım şahsın sırtında kahverengi çanta ve elinde poşetler ile vakadan ortalama 1 saat ilkin 15.16 sıralarında Bölme meydanında Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi önünde beyaz renkli araçtan inerek İstiklal Caddesi’ne doğru yürümüş olduğu, 15.19 itibariyle İstiklal Caddesi’ne giriş yapmış olduğu, 15.21 itibariyle Cadde girişinde bulunan kozmetik mağazasına girerek alışveriş yapmış olduğu, 15.26 itibariyle sırt çantası ve elindeki poşetlerle mağazadan çıkmış olduğu, cadde üstünde yürüyüşüne devam ederek 15.30 itibariyle patlamanın meydana geleceği banklara oturmuş olduğu, elindeki poşetleri ve sırtındaki çantayı yanına koyduğu, saat 16.11 itibariyle sırt çantasını ve poşetleri bankta bırakarak Bölme Meydanına doğru yürümeye başladığı, 16.13 itibariyle sırt çantasını ve poşetleri bıraktığı mozaik dökümlü oturma alanı olarak kullanılan ve ön tarafına boydan boya ahşap ızgaralar sabitlenerek oluşturulmuş bankın cadde tarafında, mozaik dökümlü beton saksı ile birleştiği köşesinde ahşap ızgara üstünde vahim patlama meydana geldiği aktarıldı.
Hazırlanan iddianamede, Albashır’ın ‘devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar, ‘tasarlayarak bombalama suretiyle çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘tasarlayarak bombalama suretiyle kasten öldürme’ suçundan 5 kez ağırlaştırılmış müebbet, 99 kişiye karşı ‘tasarlayarak bombalama suretiyle kasten öldürmeye girişim’ suçundan bin 930 yıl 6 aydan 2 bin 970 yıla kadar ve ‘tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması yada el değişitirilmesi’ suçundan 12 yıldan 24 yıla kadar olmak suretiyle toplamda, 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ve bin 949 yıl 6 aydan 3 bin 9 yıla kadar hapsi talep edildi.
İddianamede, aralarında firari sanık teşkilat elebaşlarından Cemil Bayık’ın da bulunmuş olduğu öteki şüphelilerin ise 7’şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve bin 938 yıldan 3 bin 16 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.
İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi’nce aralarında bombayı bırakan Ahlam Albashır’in de bulunmuş olduğu 36 sanık, 9-10-11 Mayıs günlerinde Marmara Cezaevi yerleşkesi karşısında bulunan duruşma salonunda yargılanacak.
