Bir milletvekilinin boşanması elbette ki özel hayata dahildir ve kimseyi ilgilendirmez.
Fakat bir şartla:
Boşanma davasında kamu çıkarlarını etkileyen bir anlaşmazlık yoksa!
AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, 2015’ten beri TBMM’de Erzurum’u temsil ediyor. Eski eşi Prof. Dr. Ünsal Ban ise Türk Hava Kurumu Üniversitesi kurucu rektörü ve AK Parti milletvekili aday adayıydı.
Çift 28 Nisan 2019’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katıldığı düğünle dünya evine girdi. Evlilik üç yıl sonra çatırdadı.
Ayrılıklarını ‘özel değil, genel’ ve kamusal kılan, Taşkesenlioğlu’nun dava dilekçesi oldu.
Elden 2.5 milyon dolar
Taşkesenlioğlu, eski eşine evlilikleri sürerken 2,5 milyon dolar verdiğini iddia ediyor.
Yaklaşık 45 milyon TL ediyor.
Bir servet bu.
‘Ticari faaliyetlere girmek ve yatırım yapmak isteyen’ Ban’ın baskısı üzerine parayı nakit teslim ettiğini ileri sürüyor.
Yani, para kayıtlara girmemiş.
Belki çanta içinde…
Belki ayakkabı kutusunda vermiş.
Taşkesenlioğlu’nun o tarihte TBMM’de olduğunu hatırlatmak isterim. Bir milletvekili neden yüklü bir meblağı bankada değil, elinde tutar? Üstelik Erdoğan’ın, o tarihteki “Doları bozdurun” çağrısına rağmen TL’ye çevirmez?
‘Özel değil, genel’
Gelelim, en can alıcı soruya:
Nasıl böyle bir servete sahip oldu?
Taşkesenlioğlu, 2005’te kurduğu ‘Maya Danışmanlık Araştırma Limited Şirketi’ ile ulusal ve uluslararası firmalara danışmanlık verdiğini söylüyor.
Bu servetin, siyasi kariyeriyle hiç mi ilgisi yok?
Taşkesenlioğlu, Refah Partisi’ne girdiği 1992’den beri siyasetle meşgul ve yedi yıldır milletvekili.
Ağabeyi Ali Fuat Taşkesenlioğlu da eski Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı.
Bu aile AK Parti elitini temsil ediyor. Taşkesenlioğlu, çeşme akarken tasını doldurmuş.
Vergisini ödemiş mi?
Mal beyanında belirtmiş mi?
Bilmiyoruz.
Bilmediğimiz gibi soramıyoruz da.
Çünkü ‘bağımsız’ Türk yargısı “Özel hayat” diyor.
Halbuki “Bu özel değil, bu genel!”
Bütçeyi koca idare edermiş
Taşkesenlioğlu, “Gerek yetiştirilme tarzı gerek inançları gereği evlilikte sır olmayacağı, tek bir aile bütçesinin bulunacağı, bütçenin koca tarafından idare edileceği düşüncesi ile” evlendiğini savunuyor.
Şimdi düşünün: Aile bütçesinin koca tarafından idare edilmesi gerektiğine inanan Taşkesenlioğlu, TBMM’de ülke bütçesi hakkında fikir belirtip el kaldırıyor.
Yahu, kendi bütçesi üzerinde söz sahibi olmadığını düşünen bir milletvekili 84 milyonun cebindekini koruyabilir mi?
Taşkesenlioğlu, evlendiği yıl, başörtülülerin vekil olabilmesinden ötürü Erdoğan’a şükran konuşmasında cümleye şöyle başlıyor:
“Her manada, özellikle siyasette kadının özne hâline gelmesini sağlayan…”
Taşkesenlioğlu’na göre kadın “Her manada, özellikle siyasette özne haline” geldiyse de evinde bütçenin öznesi olamaz ve olmalı.
Bu bir şakaysa hiç komik değil.
70 milyon TL tazminat istiyor
Taşkesenlioğlu eski eşinin kendisinden aldığı parayla başkaları adına kurduğu şirketleri canlandırdığını, borsada hisse alıp sattığını, finans danışmanlık hizmeti verdiğini savunuyor. İlkin 750 bin TL’ye, daha sonra bunu satarak, 4,5 milyon Euro’ya tekne aldığını, Göcek’te marinaya park ettiğini anlatıyor.
Eski eşinin serveti şöyleymiş:
Ankara’da bir daire ve otel binası.
Bolu’da çiftlik.
Mengen Organik Tarım Anonim Şirketi.
Dentak Eğitim Danışmanlık İnşaat Turizm Şirketi.
Bir miktar hisse senedi.
Dört araba.
Taşkesenlioğlu, malvarlığına tedbir konmasını talep ederken, 50 milyon TL maddi, 20 milyon TL manevi olmak üzere toplam 70 milyon TL tazminat istiyor.
Yayın yasağı
Taşkesenlioğlu’nun boşanma davasının dilekçesi olmasaydı bu olağanüstü zenginleşme hikayesini bilmeyecektik.
Ünsal Ban’ın Twitter’de paylaşımlar yapması üzerine Taşkesenlioğlu, Gölbaşı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu.
Mahkeme 19 Ağustos’ta yayın yasağı getirdi.
Gerekçe şu:
“Davacının kamuoyundaki statüsü…”
Halbuki bu yargılama, sırf boşanma dilekçesindeki astronomik meblağlar, bu servetin nasıl elde edildiği ve nereye harcandığına ilişkin bilgilerden ötürü “özel değil, geneldir.”
Aynı şekilde, Taşkesenlioğlu’nun iddiası doğruysa, eski eşinin akademisyen maaşıyla bunca gayrimenkule, çiftliğe, şirkete, hisse senedine, araçlara ve lüks tekneye nasıl kavuştuğu da izaha muhtaçtır.
Görünen o ki Taşkesenlioğlu, bu serveti statüsü sayesinde elde etti. Fakat bugün kaynağın öğrenilmesi istenmiyor.
Yarın AK Parti ile milletin evliliği son bulduğunda bu hesap defteri elbette ki açılacak. Zehra Taşkesenlioğlu, taş mı kesiyormuş, yoksa para mı, o zaman göreceğiz.
Prof. Ban: Sormak lazım, 2.5 milyon doları nerden buldun?
Zehra Taşkesenlioğlu’nun eski eşi Prof. Ünal Ban’a hakkındaki iddiaları sordum.
Zehra Hanım, sizi itham ediyor. Diyor ki şirketleri ve evleri var.
Bir şirkette yüzde 2.5 ortaklık payım var. Onun dışında payım yok. Kendini aklamak için… Siyasal İslamcıları az çok tanıyorsunuz İsmail bey. Bir şey dememe gerek var mı?
Size 2.5 milyon dolar borç verdi mi?
Külliyen yalan! Verdiyse ilk önce şunu sormak lazım: Nerden buldun?
Diyor ki “danışmanlık şirketim var”
Danışmanlık şirketinin cirosu yılda 200 – 300 bin TL hocam ya. Yabancı ülkeler falan, hep hikaye. Bir tane fatura kesilmemiş orada.
“Evin direği erkektir, bütçe onda bulunur” dediniz mi?
Benim entelektüel birikimime aykırıdır. Ben 30 yıldır öğretim üyesiyim. Benden böyle bir sözün çıkma imkanı yok. Evin direği… Birlikteliktir, sevgidir, saygıdır. Hiçbir kadın bu devirde böyle bir şeyi kabul eder mi? Hele hele bir milletvekilinin kabul edeceğine inanıyor musunuz? Ve iktisatçı olduğunu iddia eden birisinin.
Boşanma davasından bugüne baskıyla karşılaştınız mı?
Ailesi tarafında baskı ve tehdit altında kaldım ve kalıyorum da.
Ne gibi?
Türk adaletinin bu kadar hızlı olduğunu gördünüz mü, İsmail bey? Bir günde yayın yasağı, bir günde tweet yasağı. Keşke adaletimiz bu kadar hızlı olsa. Keşke hızlı kararlar alsa da insanların yıllarca mağduriyetleri sürmese! Haksız mıyım?
Eski eşiniz sizce siyasi gücünü kullanıyor mu?
Bir saate karar çıkıyorsa siyasi gücün kullanılmasından başka bir şey olmadığı ortaya çıkar.
Özel hayatının lekelendiğini iddia ediyor.
“2.5 milyon dolar borç para verdim, geri istiyorum” diyorsan, bunun özel hayatın kirlenmesiyle ilgisi yok ki.
Böyle bir serveti yok mu?
İmkanı yok. Her yönüyle kanıtlayacağım zaten mahkemede.
Sizden 70 milyon TL tazminat istiyor.
Bu adam ne kazanmış da 70 milyon TL istiyorsun? 2019’da bu adamda hiçbir şey olmadığını söylüyorsun. Gerçekten ciddi soru işaret var.
Sizin tanışmanız siyasi bir mekanda mı gerçekleşti?
Twitter’da tanıştık. O beni takip etti, ben de onu. Arkasından teşekkür mesajı verdim. Ondan sonra ilerleyen bir evlilik süreci var.
O sırada milletvekiliydi değil mi?
Evet.
Siz de AK Parti’den milletvekili aday adayısınız.
Ben 2015’te aday adayı olmuştum. Basına çıktım, “100 bin lira maaş alan” rektör diye. Yaklaşık 70-75 bin dolara tekabül ediyordu. Onun hikayesi çok faklı. Çünkü üniversite kurdum. Kurma karşılığı üç yıl bedava çalıştım. Onun ücretiydi. Ne yazık ki basın “100 bin lira maaş alan rektör” diye algıladı. Eşim diyor ki “2019’a kadar beş kuruş yoktu.” Ayda 75 bin dolar alan insandım. Bu yüzden yargılandım ve aklandım.
Kaynak – HALKTV.com
“24 saat”