Sağlık

Neden her şeyi unutmaya başladık? ‘Şaşırmamak gerek…’

Doç. Dr. Grant Shields, geçen hafta 24 üniversite öğrencisinden oluşan bir gruba seminer vermekteydi. Konuşmasının orta yerinde asistanının adını unutuverdi. Öğrenciler, yanlış bir isim söylediğinde gülmüşlerdi. O anları “Utandım” diye anımsıyor Doç. Dr. Shields ve “Keşke hafızam eskisi kadar iyi olsaydı” diyor. Dr. Shields henüz 32 yaşında. Hafıza üzerine araştırmalar yapan bir bilim insanı olan Dr. Shields, o sırada stresin bilişsel aktiviteleri nasıl etkilediğini anlatmaktaydı.

Hafıza uzmanlarına göre kısa, geçici unutkanlık vakaları -o zaman zaman hepimizin yaşadığı anlar- bu günlerde pek çoğumuzun başına daha sık geliyor. Basit şeyleri hatırlamakta zorlanıyoruz; bir süredir görmediğimiz arkadaşlarımızın isimleri, aklımıza kolayca gelmesi gereken kelimeler, hatta bir zamanlar adeta doğuştan biliyormuşuz gibi yaptığımız işlerin nasıl gerçekleştirileceği…

Yeni rutinler yaratırken ve yeni bir normale daha ayak uydurmaya çalışırken, bir başka büyük değişim anında yaşıyoruz. Üstelik şu an Ukrayna’da korkunç bir savaş yaşandığını da unutmamak gerek… Nörobilimciler tüm bu değişimin bilişsel enerjiyi çoğu zaman düşündüğümüzden çok daha fazla tükettiğini ifade ediyor.

Yani kahvaltıda ne yediğimizi hatırlamamamıza şaşmamak gerek! Zihinlerimiz bu sıralar geçiş anlarıyla mücadele ediyor.

California Irvine Üniversitesi’nde nörobilimci ve bilişsel bilimler profesörü olarak görev yapan Prof. Dr. Sara C. Mednick, “Beyinlerimiz şu anda çok fazla sekmesi açık olan bilgisayarlar gibi” diyor:

“Bu, işlem gücümüzü yavaşlatıyor ve bellek, bocalayan alanlardan biri.”

Son iki yılın kronik ve kümülatif stresi de etkisini göstermekte… Dr. Shields tarafından yürütülen araştırma, son zamanlarda yaşam stresi yaşayan kişilerin hafızasının bozulduğunu gösteriyor. Stres, dikkat süremizi ve uykumuzu olumsuz etkiliyor ve bu bu durum da hafızamız üzerinde etkisini gösteriyor. Arkansas Üniversitesi psikolojik bilimler bölümünde görev yapan Doç. Dr. Shields, kronik stresin beyne zarar vererek daha fazla hafıza sorunlarına neden olabileceğini söylüyor.

Yaşadığımız hayatın da bunun üzerinde önemli bir etkisi var. Üzerimize birçok kanaldan adeta yağan bilgi seli (daha doğrusu veri seli) beynimizi de karıştırıyor. Dikkatimizi vermekte berbatız, başka şeyler yaparken sürekli telefonlarımızla oynuyoruz ki bu sinirbilimcilerin söylediğine göre ilk etapta anıları kodlamayı zorlaştırıyor.

Bazı araştırmalar, hafıza yeteneğinin insanların 20’li yaşlarında zirveye ulaştığını ve daha sonra yavaş yavaş azaldığını gösteriyor. Washington Üniversitesi’nde görev yapan bilişsel sinirbilimci Doç. Dr. Zachariah Reagh en keskin düşüşün ise 60 yaş civarında başladığını öne sürüyor:

“Hafızanız için endişeleniyorsanız, özellikle başkaları hafıza kaybınızı fark ederse mutlaka doktorunuzu görmelisiniz.”

“24 saat”

Bənzər məqalələr

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Başa dön tuşu