CHP’li Karabat’tan cemevleri için kanun teklifi

Son zamlarla birlikte “iş yeri” statüsünde görülen cemevlerine gelen fahiş elektrik faturaları sonrası yurttaşlar, cemevlerine ibadethane statüsü verilmesi için sosyal medyada bir kampanya başlattı.

Kampanyaya destek veren CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, konunun bilinçli olarak çözülemediğini savunarak, TBMM’ye kapsamlı bir kanun teklifi sundu. 30 maddelik kanun teklifinin yasalaşması durumunda cemevleri resmi ibadethane statüsü kazanacak.

TBMM’ye 100’den fazla teklif sunuldu

AİHM kararlarının ardından, bazı belediyeler fiili olarak cemevlerine ibadethane statüsü vererek çeşitli kolaylıklar sunmaya başladı. “Hükümetler değişiyor, ama tekçi ve ötekileştirici zihniyet değişmiyor” diyen CHP’li Karabat, “2002 yılından bu yana cemevlerine ibadethane statüsü verilmesi konusunda TBMM’ye sunulan kanun tekliflerinin sayısı 100’ü geçti. Ancak bu teklifler Genel Kurulu gündemine gelmiyor. AKP, sorun yokmuş gibi davranmakta ve başını kuma gömmekte ısrar ediyor!” dedi.

‘AKP, alevileri seçim dönemlerinde hatırlıyor’

İnanç meselesinin suiistimal edildiğini belirten Karabat, “AKP, Alevileri sadece seçim dönemlerinde hatırlıyor. Samimi olsalardı bu sorun çoktan çözülebilirdi. Ancak böyle bir niyetleri olmadığı açık” dedi.

Kanun teklifinin gerekçesinde Anayasadaki laiklik, hukuk devleti ve demokratik devlet yapısına işaret eden maddelerin gereklerinin tam anlamıyla yerine getirilmediğini söyleyen Karabat; “Aleviler ‘cemevleri’ için devletten hiçbir destek alamadığı gibi, Anayasadan kaynaklanan hak ve özgürlüklerini de ifa edememektedir. Diyanete milyarlar aktarılırken cemevlerinin bir faturası dahi ödenmiyor. Alevilerin temel yurttaşlık haklarını kullanamamaları kabul edilemez” dedi.

‘Cemevleri yasal statüye kavuşacak’

Kanun teklifinin TBMM Genel Kurulunda da görüşülmesi için sürecin takipçisi olacağını belirten Karabat; “Kanun teklifimiz, tüm ibadet yerlerine, özellikle görmezden gelinen inançlara eşit statü anlayışıyla hazırlandı. AKP’nin bu konuda ne kadar samimi olduğunu hep birlikte göreceğiz. Temennimiz bu kanuni düzenlemelerle tüm inançlara eşit mesafede ve hakkaniyetli hizmet götürülmesi. Devlette ayırımcılık olmaz, ayırım varsa toplumsal birliktelik de olmaz” dedi.