Hint-İngiliz Hinduja ailesinin dört üyesi, Cenevre bölgesindeki Hintli ev işçilerini sömürdükleri gerekçesiyle Cuma günü İsviçre mahkemesi tarafından çeşitli hapis ve para cezasına çarptırıldı.
Cenevre mahkemesi, haklarında dava açılan üç çalışanla mahkeme dışında varılan gizli anlaşmaya rağmen, ailenin İsviçre vatandaşı olan dört üyesinin yargılanmasına karar vermişti.
Baba Prakash Hinduja (78) ve eşi Kamal (75) dört yıl altı ay hapis cezası aldı. Oğulları Ajay (56) ve gelinleri Namrata (50) ise dörder yıl hapis cezasına çarptırıldı. Yargıçlar ayrıca, Hinduja ailesinin Cenevre Kantonuna 850 bin İsviçre Frangı ödemesine hükmetti.
Sanıkların avukatlarından Robert Assaël, “Çok şaşırdım (…). Davranışın hukukî değil ahlakî gerekçelerle değerlendirildiği hissine kapıldım” dedi.
Yaklaşık 200 bin kişinin çalıştığı ve 38 ülkede faaliyet gösteren bir holdingin başında bulunan ailenin avukatları, mahkeme kararını temyiz edeceklerini duyurdu.
Mahkeme Başkanı, sanıkların güdülerinin bencilce olduğunu ve kazanç cazibesiyle hareket ettiklerini belirterek, duruşma sırasında gösterdikleri işbirliğinin de “zayıf” olduğunu bildirdi.
Anne ve baba, başından beri sağlık nedenleriyle duruşmaya katılmamıştı.
Verilen cezalar, oğul ve gelinin kaçma riski taşıdıklarını ileri sürerek gözaltına alınmalarını isteyen davanın savcısı Yves Bertossa’nın talep ettiği cezalara benziyor.
Sunday Times gazetesi, ailenin servetinin 37 milyar olduğunu belirterek, bu yıl İngiltere’nin en zengini olarak gösterildiğini ifade ederken, Forbes dergisi ise servetlerinin 20 milyar dolar olduğunu kaydediyor.
Yves Bertossa, iddianamesinde aileyi “köpeğe ev personelinden daha fazla harcama yapmakla” suçladı. Personel, Hindujaların villasının bodrum katındaki bir odada barınıyordu.
Mahkeme Başkanı, personelin pasaportlarına el konulduğunu ve ayda ortalama 325 İsviçre Frangı olan maaşlarının, İsviçre’de bir ev işçisinin kazanmayı bekleyebileceği ücretin çok altında olduğunu açıkladı.
Mahkemeye göre, maaşları olması gerekenden yüzde 80 ila yüzde 90 daha düşüktü ve bu da “tefecilik” suçundan mahkum edilmelerinin nedenlerinden biriydi.
