Gündem

400 Bine Yakın Vatandaş 2 Milyar Dolardan Fazla Dolandırılmıştı: Thodex Vurguncusunun İlk Sözleri Bu Oldu

Kırmızı bültenle aranırken 30 Ağustos’ta Arnavutluk’ta yakalanan kripto para borsası THODEX’in kurucusu Faruk Fatih Özer’in, Türkiye’ye iadesine karar verilmişti. Faruk Fatih Özer, 20 Nisan’da Türkiye’ye getirildi. Hakkında 40 bin 564 yıla kadar hapis cezası istenen Faruk Fatih Özer 23 Nisan’da çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanmıştı.

Aylık gelirini hatırlamadığını söyledi

Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Faruk Fatih Özer’in de aralarında bulunduğu 7’si tutuklu 21 sanığın yargılandığı davanın bugünkü duruşmasına Özer ve 5 sanık tutuklu bulundukları cezaevinden getirildi. Bazı müştekiler avukatlarıyla salonda hazır bulundu. Özer kimlik tespitinde bekar olduğunu, lise mezunu ve şu an işsiz olduğunu ifade etti. Daha önceki işinin sorulması üzerine Özer, şirket yönettiğini ve aylık gelirini hatırlamadığını söyledi. Özer savunmasını daha önce hazırladığı metini okuyarak yapacağını belirtti.

“Ben kimseyi dolandırmadım bana kumpas yapıldı”

Faruk Fatih Özer savunmasına Thodex sitesinin nasıl kurulduğundan bahsederek başladı.

Özer, “Medyada ve iddianamede yer alan iddialar asılsızdır. Ben kimseyi dolandırmadım. Bana kumpas yapıldı. Ben bir şirket kurmuştum ve şirketim hacklendi. E-ticaret yaparak ticaret hayatıma bu şekilde başladım. İlk kuruluş amacımız e-ticaret yapmaktı. E-ticaretle uğraştığım için kripto para dikkatimi çekti. Sonrasında sosyal çevrem sayesinde kazanç elde edeceğimi gördüm ve şirketi bu yöne çevirdim. Bünyeme kattığım yazılımcılarla mobil işlemlere başladım. Kripto para borsası kurmak için tüm hayatım dijital dünyayla iç içe girdi. Rakip şirketlere de baktığımda eksik olduklarını fark ettim ve bu alanda büyümeye karar verdim. Şirketimdeki yazılımcılarla birlikte yazılımcı şirkette yaptığım satın alma sözleşmesini sunuyorum. 14.09.2017’de Şişli’de bir coin şirketi 100 bin lira ödenmiş sermaye ile kurdum. İstanbul Ticaret Odası’ndan aldığım belgemi de sunuyorum. Thodex sitesine giren kullanıcılara aydınlatma metni sunuluyordu. Siteye üye olan kişilerin kimlik bilgileri ve istenilen görselle birlikte kişinin doğru kişi mi olduğu belirleniyordu. Sitenin alım satımı sitenin arka planındaki sistemden yapılıyordu. Kullanıcılar satın alma ve satma işlem komutu verdiğinde sistem liste sırasına alır, ardından her işlemde komisyon parası alırdı” dedi.

Özer savunmasının devamında sitenin arka plandaki departmanların nasıl çalıştığını da anlattı. Faruk Fatih Özer sanıklardan Cem, Ergün ve Can’ın şirket üzerinde karar alma yetkilerinin olmadığını vurguladı.

“Şirketin benden başka yetkilisi yoktur”

Özer, “Şirket üzerinde alınan tüm kararlar bana aittir. Ablam Serap Özer’in şirkette herhangi bir yetkisi yoktu. Şirketin benden başka yetkilisi yoktur. Thodex’in bankayla olan işlemleri otomatik olarak yapılıyordu. Şirket üzerinde yapılan işlemleri bankalara excel tablosu şeklinde her hafta kendim kontrol ederek gönderiyordum. Güvenlik açığı olmaması için bunu sadece ben yapıyordum. Çalışanlarımın 2 senedir tutuklu olmasının hukuk sistemimizde kara bir leke olarak hatırlanmasını istiyorum” diye konuştu.

Özer’in savunması sırasında mahkemeye çizgi film karakterlerinden oluşan görsel tablo sunması üzerine mahkeme başkanı bu görsellerin savunmaya katkısının olmayacağını söyleyerek bir daha bu şekilde görsel gösterememesini tavsiye etti.

Bilgisayarını suya atmış, kamp bölgesinde çadırda yaşamış

Özer savunmasının devamında şunları anlattı:

“- Ülkeme dönmeme sebebim gerçeklerin ortaya çıkması için zamana ihtiyacım olmasıydı. Telefon ve bilgisayarımı suya attım. Tanınmamak için saç sakal ve tarzımı değiştirdim. Birkaç kişisel eşya ve çadır alarak taksiyle Arnavutluk’un güneyine indim. Türkiye’de de kamp yapardım, kamp alanında 1 ay kadar kaldım. Yüzüm epey değişti

– Kendime sahte bir kimlik yaptırdım. Günlük evleri bu kimlikle kiraladım. Yanımda yüz binlerce dolar nakit olduğu yalan. Üzerinde 10-15 bin dolar nakit vardı. Kullanıcı varlıklarından hiçbir harcamam olmamıştır.

İddianameden

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede 21 sanığın ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme’, ‘Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık’ ve ‘Tacir veya şirket yöneticileri ile kooperatif yöneticilerinin dolandırıcılığı ve suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama’ suçlarından toplamda 12 bin 164 yıldan 40 bin 564’er yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.

Kaynak – HALKTV.com
“24 saat”

Bənzər məqalələr

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Başa dön tuşu