Kaynak: Kudüs Postası

Tercüme: Yenilikçi

Küresel bir nükleer felaket meydana gelseydi, dünyanın bazı bölgelerindeki insanların, özellikle de ada uluslarındaki insanların en azından bir süre hayatta kalması muhtemeldir. İsrail’in “Jerusalem Post” gazetesinde yayınlanan yazıda bu belirtiliyor.

Makale, uluslararası bilim dergisi “Risk Analysis”de yayınlanan araştırma sonuçlarına dayanılarak hazırlanmıştır.

Çalışma sırasında, nükleer patlamadan sonra ortaya çıkacak sorunlara dikkat çekildi, her şeyden önce, tek tek ülke ve halkların “nükleer kış” olarak adlandırılan güneş tutulması olayına ne kadar tahammül edebileceği konusuna odaklanıldı.

Ada devletlerinin küresel nükleer felakete az ya da çok toleranslı olacağı sonucuna varan bilim adamları, özellikle Yeni Zelanda, Avustralya, Solomon Adaları, İzlanda ve Vanuatu’dan bahsetmişlerdir.

Ada devletlerinde yaşayan insanlar nükleer bir felaket sırasında kendilerine yiyecek sağlamak için, diğerleri sosyal Sorunların üstesinden gelmenin olanaklarını analiz eden bilim adamları, adaların elverişli coğrafi konumunun yanı sıra başka avantajlarının da olduğunu vurguladı. Örneğin, Avustralya ihtiyaç duyduğundan daha fazla gıda ve enerji üretiyor. Dünyanın en büyük ada ülkesi olan Endonezya, enerjide tamamen kendi kendine yetiyor.

Küresel bir nükleer felaketin sağlık, altyapı, enerji, gıda, su, iklim ve çevre üzerindeki potansiyel etkilerini hesaplayan ve bu etkilerin dünyanın her yerinde aynı olmayacağını ifade eden bilim adamları şu sonuca varmışlardır: Kuzey Yarımküre (Dünya’nın ekvatorun kuzeyindeki kısmı) en çok zarar görecek. Uzmanlar bunu, nükleer patlamaların esas olarak Kuzey Yarımküre’deki yerleşim yerlerinin yakınında meydana geleceği gerçeğiyle açıkladı.

Bilim adamlarına göre, küresel bir nükleer patlama, Kuzey Yarımküre’de sıcaklığın daha fazla düşmesine neden olarak daha trajik sonuçlara ve gıda arzında korkunç bir duruma yol açabilir.