Gündem

Uğur Mumcu suikastının üzerinden 30 yıl geçti: Sır perdesi hala kalkmadı

22 Ağustos 1942’de, Tapu Kadastro memuru Hakkı Şinasi ile Nadire Mumcu’nun dört çocuğundan biri olarak Kırşehir’de dünyaya gelen Mumcu, ailesinin Ankara’ya taşınması üzerine ilk ve orta öğrenimini burada tamamladı.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 1965’te mezun olan Mumcu, öğrencilik yıllarında Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan “Türk Sosyalizmi” makalesiyle “Yunus Nadi Ödülü”nü aldı.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Kürsüsü Profesörü Tahsin Bekir Balta’nın asistanlığını yapan Mumcu, Milliyet gazetesinde incelemeler kaleme aldı.

Mumcu, 12 Mart 1971 dönemindeki bir yazısında kullandığı “ordu uyanık olmalı” sözleriyle, “orduya hakaret etmek” ve “sosyal bir sınıfın öteki sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü kurmak” suçunu işlediği iddiasıyla gözaltına alındı.

Mamak Askeri Cezaevi’nde birçok aydınla bir yıla yakın tutuklu kalan, yargılandığı davada 7 yıl hapse mahkum edilen Mumcu, kararın Yargıtay tarafından bozulması üzerine tahliye edildi.

Serbest bırakılmasının ardından askere alınan Mumcu, askerliğini “yedek subay” olarak yapması gerekirken, kendi tabiriyle “sakıncalı piyade” olarak tamamladı.

Tuzla Piyade Okulu’nda eğitim gören Mumcu, 1973’te okul yönetimi tarafından “kötü hal ve düşünce sahibi” suçlamasıyla “er” çıkarıldı ve Ağrı Patnos’a yollandı.

Askerlikten sonra üniversitedeki görevinden ayrılan Mumcu, profesyonel gazeteciliğe 25 Şubat 1974’te Yeni Ortam gazetesinde “Anarşist!..” başlıklı yazısıyla başladı.

Köşe yazılarında hem sorunları dile getiren hem de hukuka aykırı ve yasa dışı uygulamaların üstüne giden Mumcu, yazdığı kitaplarla da ses getirdi.

Güldal Homan ile 19 Temmuz 1976’da evlenen Mumcu’nun bir oğlu (Özgür) ve bir kızı (Özge) oldu.

“24 saat”

Bənzər məqalələr

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Başa dön tuşu