Yaşam

Dinozorlara dair büyük sır çözüldü! ‘Tartışma kapandı!’

Dinozorların nasıl göründükleri ve neler yapabildikleri hâlâ tam olarak aydınlatılmış değil. Dolayısıyla teknoloji ve bilim ilerledikçe dünyanın eski ev sahiplerine ilişkin yeni ve çarpıcı sırlar da gün yüzüne çıkıyor. Bunların en yenisi 20 Nisan’da Nature dergisinde yayınlandı. Bir grup bilim insanı, uçan sürüngenler teruzorların (pterozor olarak bilinir) tüylerinin rengini değiştirebildiğini ortaya çıkardı.

Peki teruzorlar bunu nasıl başarıyordu? Renk değiştirmek dendiğinde akıllara ilk gelen canlılar olan bukalemunlar, bulundukları ortama adapte olarak savunma amacıyla bu yola başvuruyordu. Melanozomlarının şeklini değiştiren teruzorlar ise bu yola tahmin edilen üzere birbirleriyle iletişim kurmak için başvuruyorlardı.

Daha önce bu özelliğin teropodlar ve kuşlara özgü olduğu düşünülmekteydi. Öte yandan modern kuşlara benzer bir biçimde çok renkli tüyler oluşturmak için tüylerinin rengini hücresel düzeyde kontrol edebilen teruzorların yakın geçmişe kadar tüyleri olup olmadığı dahi bilinmemekteydi.

Ancak artık biliyoruz. Dinozorlar çağında 160 milyon yıl boyunca gökyüzüne hükmeden teruzorların 100’ü aşkın türü olduğu biliniyor. Teruzorlar aynı zamanda uçabilen ilk omurgalılar. Dünyanın uçan en büyük canlısı olan bu yaratıkların fosillerine dünyanın her kıtasında rastlanmakta.

Söz konusu çalışmaya kapı açan fosil ise Brezilya’da bulundu. Sonuçlar fosilin yaklaşık 113 milyon yıl öncesine ait olduğunu söylüyor.

Şimdiye kadar yapılan araştırmalara göre pterosaurların kabarık kürklü, piknofiber olarak bilinen kıl benzeri liflere sahip olduğu biliniyordu ancak bu yapıların gerçekten tüy olup olmadığı tartışılmaktaydı. Bu çalışmada, bu sürüngenlerin tüyleri olduğu doğrulandı.

University College Cork’ta imza atılan çalışmada görev yapan paleobiyolog Prof. Dr. Maria McNamara, “Tüylerin nasıl evrimleştiğini bilmek istiyorsak, Triyas’tan başlayarak daha eski fosilleri aramalıyız” diyor.

Prof. McNamara şöyle devam ediyor:

“Tüylerin gezegenimizde meydana gelen değişikliklere bir tür adaptasyon olarak evrimleşmiş olması ve hayatta kalan hayvanların bu avantajı elde etmiş olması mümkün. Bu araştırmamız gereken bir şey.”

“24 saat”

Bənzər məqalələr

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Başa dön tuşu