Yayınlanma:
/ Son Güncelleme:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 76. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından önemli başlıklar şu şekilde:
-BM 76. Genel Kurulu’nun ülkelerimiz ve insanlık için hayırlara vesile olmasını dilerim.
-Geride bıraktığımız 2 yılda tüm insanlık olarak sancılı günler geçirdik. Kovid-19 salgınında arasında sevdiklerimizin de olduğu 4,6 milyon insanı kaybettik.
-Türkiye olarak Genel Kurulu faaliyetlerini en iyi şekilde icra edilmesi için mücadele vermeyi sürdüreceğiz.
-Sayın Guterres’i tebrik ediyor ve başarılarını diliyorum.
-Küresel dayanışma açısından bu salgında iyi bir dayanışma verilemedi. Yoksul ülkeler adeta kaderlerine terk edildi.
-Aşı milliyetçiliğin halen sürdürülüyor olması insanlık için yüz kızartıcıdır.
-Yerli aşı Turkovac’ı yakında milletimizle birlikte tüm insanlığın hizmetine sunacağız.
-Suriye’de tüm dünyanın gözlerinin önünde yüz binlerce kişinin ölümüne neden olan insani dram 10. yılını geride bıraktı.
-Uluslararası toplum bir 10 yıl daha Suriye krizinin devam etmesine izin veremez.
-Dayatmacı yöntemlerin çözüm olmayacağı Afganistan’da görüldü.
-Afganistan halkı 40 yıldan fazladır istikrarsızlık ve çatışma ile baş başa bırakıldı.
-DEAŞ ile çatışan ve hezimete uğratan tek NATO ülkesiyiz.
-Suriye’deki terör örgütleri arasında ayrım yapılması kabul edilemez.
-Artık yeni göç dalgalarını karşılamaya ne imkanımız ne de tahammülümüz vardır. Tüm paydaşların bu konuda üzerine düşeni yapmasının zamanı gelmiştir.
-Filistin’de işgal ve ilhak politikalarına derhal ve mutlaka son verilmelidir.
-Filistin halkına yönelik ihlallerin karşısında durmayı sürdüreceğiz.
-1967 temelinde, özellikle başkenti Kudüs olan bağımsız ve coğrafi bütünlüğe sahip Filistin devletinin kurulması öncelikli hedeflerimiz arasında yerini koruyor.
-Filistin’de barış süreci ve iki devletli çözüm vizyonu gecikmeksizin yeniden canlandırılmalıdır.
-Azerbaycan öz topraklarındaki işgali sona erdirmiştir.
-Libya’da milli birlik hükümetine destek vermeye devam edeceğiz.
-Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü önemsiyoruz.
-Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi yok sayan anlayıştan vazgeçilmezi şarttır.
-Karbondioksit ve sera gazları dünyamızın adeta ateşini yükseltiyor.
-Şehir planlamalarının artık iklim değişikliklerini göz önünde bulundurularak yapılması gerekiyor.
-Yeryüzünde kim en çok zarar verdiyse iklim değişikliğiyle mücadeleye en büyük katkıyı onlar yapmalıdır.
-Paris İklim Anlaşması’nı önümüzdeki ay meclisimizin onayına sunmayı planlıyoruz.
