Aylar önce sıraları gelmişti. Gidebilirlerdi, gitmediler. Pek çoğu şimdi doğru olan kararı verdiğini düşünüyor. Sadece birkaçı baskıdan ve çok az seçeneği kaldığından dem vurmakta. Geçen hafta boyunca ABD’de günde ortalama 500 bini aşkın insan aşı oldu.
Bu dönemde aşı olanlar, bekleyenler, erteleyenler, kararsız kalanlar, endişe edenler… Bu insanlara kulak verince aslında kararsızların ve endişelilerin de yaklaşımını kavramış oluyorsunuz.
ONLARA KULAK VERMEK GEREKİRSE…
Onlar ne aşı hakkı gelir gelmez hastanelere ve sağlık merkezlerine koştu ne de tümüyle aşı karşıtlığına soyundu. Ortada bir yerde duruyorlar ve nihayetinde toplumsal bağışıklığa katıldılar. Bazısı ise bir teşvik bekliyordu. Portland, Oregon’da bir kadın, aylar boyunca böyle bir fırsat bekledi ve bir firmanın 150 dolarlık hediye çeki verdiğini duyunca tişörtünün kolunu kıvırıvermiş!
Los Angeles’ta yaşayan 60 yaşındaki bir adam ise arabasıyla evine dönerken bir aşı merkezinde hiç sıra olmadığını görmüş. Kenara çekip aşısını olup devam etmiş. Bu biraz üşengeçliğe, biraz da umursamazlığa giriyor ancak insalığın problemlerinden erteleme hastalığının (procrastination) da sinyalcilerinden.
Des Moines, Iowa’da yaşayan 42 yaşındaki inşaat işçisi Ever Diaz ise çalışma saatleri ve yoğunluğu nedeniyle bir türlü aşı olma şansı yakalayamadığını dile getiriyor.
MASKEDEN BIKMIŞ!
Cliberman Centeno’nun aşı olmak için gerekçesi ise ilginç ama çarpıcı. Bu zamana kadar aşı olmayı erteleyen 36 yaşındaki genç adam maske takmaktan bıktığı için aşı olmaya karar vermiş. Los Angeles’ta yaşayan Centeno yalnız değil. Des Moines, Iowa’da bir sigorta şirketinde çalışan 52 yaşındaki Cindy Adams, “Aşının uzun vadeli etkilerinden çekiniyordum. Ancak kocam, çocuklarım, akrabalarımın pek çoğu ve iş arkadaşlarım aşı oldu. Bir de açıkçası maske takmaktan çok sıkıldım. Geçen bir etkinliğe gittik. Beş saat boyunca çevrede çok insan var diye maske takmak zorunda kaldım. Çok sinirim bozuldu” diyor ve ekliyor:
“Herkes sağlıklı ve kimsede uzun vadeli yan etki görmedim. Böylece ben de aşı olmaya karar verdim.”
Portland, Oregon’da yaşayan Lisa Thomas da bu şekilde aşı olmuş: “Aşı olan tanıdıklarım hasta olmadılar. Çevremden kimseye bir zarar geldiğini duymadım. Faydası da olduğu için aşı yaptırmaya karar verdim.”
ANNESİ İKNA ETMİŞ
Milwaukee’de yaşayan Cherie Lockhart’ın bakış açısı ise farklı. Aşılara sağlık sistemi nedeniyle güvenmediğini söyleyen genç kadın, sistemin siyahlara hep farklı davrandığından çekindiği için aşı olmakta tereddüt etmiş.
Aşı karşıtı olmadığını söyleyen 35 yaşındaki Lockhart, annesinin onu ikna ettiğini söylüyor: “Annem bu zamana kadar beni hiç yanlış yönlendirmedi. Bana ‘Yüreğimin derininde bunun doğru olduğunu hissediyorum’ dedi. Ben de dua ettim ve nihayetinde içimden gelen hislerin doğrultusunda kararımı verdim.”
60 yaşındaki Ronald Gilbert ise aşıya inanmadığını ve “iğneyle arasının iyi olmadığını” söylerken artan vakalardan sonra “güvende olmak, dönüp ağlamaktan iyidir” demiş ve aşısını olmuş: “Şimdi olduğum için çok daha iyi hissediyorum. Böbürlenip dolaşmak istiyorum ‘Ben aşı oldum, siz oldunuz mu?’ diye!”
ABD’de tamamen aşılananların oranı yüzde 49.6 olarak kayıtlara geçmiş durumda. Türkiye’de ise bu oran yüzde 27.6 olarak öne çıkıyor. Dünya genelinde ise ortalama yüzde 13.7 gibi aslında oldukça yetersiz bir noktada.
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca da aksaklıklara ve aşılara gitmeyenlere seslenirken “Yaklaşık 23 milyon kişi henüz aşı olmadı. İkinci dozu olmayanların sayısı 17 milyon. Çift doz aşı olup, üçüncü doz aşıya gelmeyenlerin sayısı 9 milyona yakın. Aşıdan istediğimiz sonucu almak için süreci hızla tamamlamalıyız. Şu anki sorun, tedbirlerin esnetilmesidir. Kontrolü ele alalım” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Bu haberdeki bilgilerin bir kısmı New York Times’ta yayınlanan “They Waited, They Worried, They Stalled. This Week, They Got the Shot” başlıklı makaleden derlenmiştir.
Kaynak: Özel Haber
haberglobal.com.tr
